Sezgiciliğin Sonu mu? Ufuk Uras

Sezgiciliğin Sonu mu?

Ufuk Uras  

İnsanların bencillik, saldırganlık gibi ilkel biyolojik dürtüleri, bir de kapitalizm tarafından iyice tetiklendiğinde, 'Me generation' denilen, 'hep bana' kuşağı ile karsı karşıya kalmıyor muyuz? Egoizm, izmlerin en vahşisi olmuyor mu? Ve neo liberal ideçloji, altta kalanın canı çıksın şeklinde vücut bulmuyor mu? İlkel milliyetçilik, piyasacılık, neredeyse kendi doğal ortamında serpilip gelişmiyor mu? Tarihin bir bilim dalı olarak, geçici olan ile kalıcı olanı ayırt etmek üzerinden bir açılımı olabilirse, toplumsal düzensizlikleri ve süreçleri bir zihni disiplin içinde ele alarak, genelin bilgisine ulaşmak mümkün olabilir. Toplumsal süreçlerde, bağımlı değişken hangisidir, bağımsız değişken hangisidir, sorusunu yanıtlamak önem taşımaktadır. Diyelim, ahlaksızlık arttığı için mi enflasyon artmaktadır, yoksa enflasyon ahlaksızlığa mı neden olmaktadır? 1929 bunalımı mı intiharlara ve kilise cemaatlerinin sayısının artmasına neden olmuştur, yoksa tersi mi geçerlidir? Balıkçı olduğum için mi balıkçı gibi düşünürüm, yoksa balıkçı gibi düşündüğüm için mi balıkçıyımdır. Dinlerin vaaz ettiği gibi, yıldızlar yönümüzü bulmamız için mi vardır, yoksa yıldızlara bakarak mı yönümüzü buluruz soruları çoğaltılabilir. Ama biliriz ki maddesel olan zihinsele indirgenemez ve yaşamın ve tarihin anlamını, onlardan beslenerek tasarımlarız. İdeolojilerin bittiği, bilim ile bilim dışı arasında anlamlı bir fark olmadığı, sadece farklı anlatıların varlığının söz konusu olduğunu vaaz eden bir düşünce refeVansına gönderme yapan postmodern yaklaşımların yarattığı eksensizliğin, neoliberalizmin tahkimatına sağladığı imkanları görebilmemiz için, sezgilerimiz tek başına yeterli bir kılavuz olmayabilir.


  • Dizi: Nemesis Kitaplığı
  • Sayfa Sayısı: 96
  • Boyut: 13,5x21 cm