Yaşlı bir gazeteci 90 yılını büyük bir şekilde kutlamaya karar veriyor. Kasabada bulunan bir genelevde genç bir kızı arkasından çıplak bir şekilde görmesiyle hayatı radikal bir şekilde değişiyor. Onu gördüğü andan itibaren kendini ölüme değil, sevgiye daha yakın bulmaya başlıyor. Benim Hüzünlü Orospularım, yaşlı bir adamın 14 yaşındaki bir kıza olan aşkının öyküsüdür. Bu aşkın imkansızlığına kendini inandırsa da vazgeçmeden her gün onu görmeye geneleve gidiyor. Yaşlı adam aşkı yaşayamasa da sevginin onun için bir teselli olduğunu fark ediyor. Kitap, yaşlı adamın kız ile hiçbir şekilde cinsel ilişkide bulunmadan onu sırf uykusunda izlemeye gitmesi ve ömrünün geri kalanını onu sevmeye adaması şeklinde özetlenebilir. Bazı eleştirmenler gelişmekte olan ülkelerdeki kadınların sömürülmesiyle ilgili toplumsal bir sorunun saplantılı yaşlı bir adam üzerinden anlatılmasını yanlış olarak görüyor. Oysa ki yazar bariz bir şekilde yaşlı adamı şehvetli ve saplantılı bir şekilde anlatmamış. Bu kitap ne aşk, ne seks, ne de toplumsal gerçeklikle ilgili olmayan bir kitap aslında. Birçok okuyucu bu kitabı 1999 ‘da kanserle boğuşan Garcia Márquez için bir tür yeni bir nefes olarak görebilir. Diğerleri ise onu ölümden başka bekleyecek hiçbir şeyi olmayan yaşlı bir adamın sapkın rüyası olarak görebilirler.
Avinash Oct 4, 2016 at 9:30 PM
Cras sit amet nibh libero, in gravida nulla. Nulla vel metus scelerisque ante sollicitudin commodo. Cras purus odio, vestibulum in vulputate at, tempus viverra turpis. Fusce condimentum nunc ac nisi vulputate fringilla. Donec lacinia congue felis in faucibus.Aygun Oct 4, 2016 at 10:30 PM
Cras sit amet nibh libero, in gravida nulla. Nulla vel metus scelerisque ante sollicitudin commodo. Cras purus odio, vestibulum in vulputate at, tempus viverra turpis. Fusce condimentum nunc ac nisi vulputate fringilla. Donec lacinia congue felis in faucibus.