Temmuz Başlarında çok sıcak bir gün, akşama doğru, genç bir adam "Su" sokağındaki bir pansiyonda kiraladığı küçük odasından çıkarak ağır ve kararsız adımlarla "K" köprüsüne yöneldi.Ev sahibiyle merdivenlerde karşılaşmaktan kurtulmayı başarmıştı. Kiraladığı küçük oda, beş katlı yüksek bir binanın çatı kalındaydı ve odadan çok, bir dolabı andırıyordu. Yemek ve öteki hizmetler de içinde olmak üzere kiralamıştı odayı. Ev sahibi kadın bir alt kattaki dairede oturuyordu ve genç adam her sokağa çıkışında, ev sahibi kadının merdivenlere doğru ardına dek açılmış olan mutfak kapısının önünden geçmek zorundaydı. Buradan her geçişinde de genç adam korkuya benzer bir duygu içinde kalır, utanç duyar, yüzünü buruştururdu. Ev sahibi kadına epey borcu vardı ve onunla karşılaşmaktan çekiniyordu.(Tanıtım Bülteninden)
Kitap okumanın keyfine vardıran, okudukça kendine hayran bırakan enfes kitaplardan biridir Suç ve Ceza. Rus yazarlarının piri olarak bilinen Dostoyevski tarafından kaleme alınan bu kitap, 700 sayfaya yakın olmasına rağmen, her dönem en çok okunan ve tavsiye edilen kitaplar arasındadır. Kutsal amaçlarla suç işlemenin ahlâki ve felsefi yönü kitapta çarpıcı bir şekilde ele alınmıştır. Suç ve Ceza’yı, Dostoyevski’nin akıcı üslubu ve etkileyici tasvirleri sayesinde sıkılmadan okuyabileceksiniz. Kitap felsefik ve psikolojik öğeler içermesi yanında polisiye ve tarih romanı tadı vermesi açısından da dikkatleri üzerine çekmiştir. Dünya klasikleri arasında yer alan bu nadide eserin, okunması edebiyatseverler için olmazsa olmazlardandır.