Gelenekten Geleceğe 15-16 Haziran

• POLİTİKA - İç Politika TARİH - Yakın Tarih
• Sorun Yayınları

15-16 Haziran Hareketi üzerinden 26 yıl geçmiş olmasına rağmen, bu deneyimin çok yönlü araştırılarak değerlendirildiğini söyleyemiyoruz. 15-16 Haziran 1970 deneyimi neydi? Hangi sürecin ürünüydü? Nasıl gerçekleştirilmişti? İşçi sınıfının sendikal birliği ile siyasal birliği ne anlama geliyordu? Hangi sonuçları doğurmuştu? Bu süreçten burjuvazi ile sol nasıl bir ders çıkarmıştı? 15-16 HaziranHareketi, eylemden önceki örgütlenmesi, iç örgütlülüğü, siyasi bir hareket oluşu, hedefleri ve aradan çeyrek yüzyıl geçmiş olmasına rağmen halâ aşılamayan bir niteliğe sahip oluşunun nedenleri nelerdir? Sendikacıları, sol örgütlerin, öğrenci gençliğin, sol aydınlaın ve Marksist Sol'un bu hareketi neden yerli yerine koyamadığı?vb. vb. Onlarca soru ve sorun günümüzde de önemini korumaktadır. Partileşme sorunu üzerine çözüm yöntemleri üretmemiş, İşçi Sınıfının Devrimci Partisi'ni oluşturamamış bir solun (tarihsel iyimserliğimizi korumak bir yana) politika üretemeyişi ve nedenlerinin çözümlenebilmesi, yukarıdaki soru ve sorunların içtenlikle ve açık biçimde tartışılmasından geçiyor. Ulusal-Sınıfsal-Evrensel ölçekte sınıflar mücadeesi tarih ve geleneklerimizi yeniden gözden geçirmek, eleştirel katkı getirmek ve aşmak, bugün eskisinden daha önemli bir duruma gelmiştir. İşçi sınıfının kendilğinden sınıf yerine kendisi için sınıf olma mücadelesinde; bir iç deney zenginliğimiz olan 15-16 Haziran Hareketi'nin yorumu, sağlı “sol”lu kuşatmalar altındadır. Bilimsel, geliştirici ve ilerletici inceleme ve araştırmaları gerektirecek niteliğe sahiptir. Bu türden çalışmaların yeterince yerine getirilmediği, çok yönlü ders ve sonuçların çıkarılmadığı bir ortamda, tarih ve sınıf bilinci ile, devrimci geleneklerimizin köreltilip sulandırılmak istendiği görülmektedir. Sistemin çürüdüğü, tutarlı bir demokrasi mücadelesi ile tutarlı bir kitle çalışmasının her an gündemde olduğu bir süreçte, en başta Devrimci ve Marksist Sol Kadro'ların, 15-16 Haziran Hareketi üzerinde ciddî olarak düşünmesi, işçi sınıfını politika dışı tutan çok yönlü kuşatmaların nasıl kırılıp geriletilebileceğine ilişkin doğru kararlar alması gerekecektir. Kolektif aklı, bilinci ve eylemi, inisiyatif kullanarak örgütleyemeyen Marksist Sol Kadro'ları düşündürüp kazanmak açısından, geleneğimizin kimi sorunlarını bu kitapçıkla sunmayı uygun ve doğru bulmaktayız. Yapanların, tarihsel hatırlatması, her şeye rağmen, işçi sınıfının kapitalizme karşı son sözü söyleyeceğini vurgulaması, onların hem hakkı hem de ödevidir.